CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Antalya’daki toplu açılış töreninde yaptığı açıklamada “Şu anda tek adam rejiminin fragmanını yaşıyoruz” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Muratpaşa Belediyesi’nin açılış ve temel atma törenlerine katıldı.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:
Şuan tek adam rejiminin fragmanını yaşıyoruz
“2019 yılına çok iyi hazırlık yapmalıyız. Önümüzde iki seçenek var, Birinci seçenek tek adam rejimi; ikinci seçenek demokratik parlamenter sistem. Biz demokrasiden, parlamenter sistemden yanayız. Biz demokrasiyi savunacağız. Bugün yaşadığımız, tek adam rejiminin fragmanı. Şuan tek adam rejiminin fragmanını yaşıyoruz. 2019’da bu gerçek bir öyküye dönüşebilir. O nedenle bunu görmeliyiz; hepimizin sorumluluğu var.
Belediye başkanlarıma iki şey söyledim. Bütün vatandaşları kucaklayacaksınız. Herkese eşit hizmet vereceksiniz. Harcamalar yapıyorlar. Yaptığınız her harcamanın açıklamasını yapacaksınız. Her kuruşun açıklamasını yapacaksınız. Bizim anlayışımızda kente ve kentliye ihanet yok. Onlar kentleri rantlara biz insanlara teslim ediyoruz.
Suç oranının en düşük olduğu belediyeler CHP’li belediyeler.”
Antalya’da muhtarla da bir araya gelen Kılıçdaroğlu, bir muhtarın ABD’de tutuklanan İran asıllı Rıza Sarraf’ın son durumuna ilişkin sorusu üzerine “Siyaset; bir anlamda topluma adanmışlıktır. Muhtar seçildiğiniz zaman mahallelinin sorunlarıyla ilgileniyorsunuz. Her kapıyı çalıyorsunuz, bu seçildiğiniz bölgeye hizmet için. Siyaset de böyledir. Eğer siyaseti bireysel çıkara getirirseniz, yani cebinizi düşünürseniz, onun adı siyaset değil, başka bir şeydir. Rıza Sarraf olayı da böyle bir olaydır” dedi.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin İran’a ambargo uyguladığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu ambargo en çok bizim işime yaradı. Diyorlar ki doğalgaz, petrol alabilirsin. Parayı Türkiye’de tutacaksın, ama eğer İran isterse yiyecek, içecek, giyecek bunları gönderebilirsin, bunları satabilirsin. Onun dışında hiçbir şey satamazsın. Demek ki İran’a gerçek ambargo uygularsan Türkiye kazanıyor, hem parası burada kalacaktı hem de yiyecek isterse satabilecektik, satabilirdik. Ama olay böyle olmadı. Olay, Türkiye- İran ekseninde gelişen bir olay. İki tarafta da rüşvet alanlar var, ceplerini dolduranlar var, köşeyi dönenler var.”
‘Bugünden özel bir yorum yapmak doğru değil’
ABD’nin 2007 yılından beri süreci takip ettiğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, şunları dedi:
“ABD dinliyor. Efendim ABD bizi nasıl dinler? ABD’nin dinlemediği ülke yok ki. Almanya’da Merkel’i de dinledi, diğerlerini de dinledi. Siz dinlenecek olan makineyi başka devletten alıyorsanız o devlet sizi dinler. Ama makineyi kendiniz yaparsanız kimse sizi dinleyemez. Demek ki siz dinleyecek olan makineyi onlardan alıyorsunuz, onlar da sizi dinliyor. Bu çok bilinmeyen olay değil. Bütün mesele olayın içinde rüşvet var mı yok mu? Bunlar görülecek, bugünden özel bir yorum yapmayı doğru bulmuyorum. Oturup bakılacak, bakalım mahkemede Rıza Sarraf ne diyecek? Bu Türkiye açısından yeni bir sorun teşkil edecek. Bu elbette siyasi bir olaydır. Suçlanan kim, siyasiler. Ne kadar suçlanacak, ne ile suçlanacak, onu 1-1,5 ay içinde göreceğiz.”