Gazete Yolculuk
No Result
View All Result
  • Künye
  • Hakkımızda
  • İletişim
Cuma, Aralık 6, 2019
  • Ana Sayfa
  • Aktüel
  • Politika
  • Emek
  • Üniversite
  • Kadın
  • Dünya
  • Ekonomi
  • Kültür&Sanat
  • Kent-Ekoloji
  • Bilim
  • Sınıfsal Bakış
  • Blog
    • Enternasyonal Yolculuk
  • Ana Sayfa
  • Aktüel
  • Politika
  • Emek
  • Üniversite
  • Kadın
  • Dünya
  • Ekonomi
  • Kültür&Sanat
  • Kent-Ekoloji
  • Bilim
  • Sınıfsal Bakış
  • Blog
    • Enternasyonal Yolculuk
No Result
View All Result
Gazete Yolculuk
No Result
View All Result

ÖZEL | Zülâl Kalkandelen: Canlı hayvan ticareti, köleleştirilen hayvanlar için ek bir zulümdür

İspanya'dan Türkiye'ye canlı hayvan ithalatıyla ülkeye getirilen hayvanların sağlık sertifikalarının sahte olduğu ortaya çıktı; canlı hayvan ticaretinin köleleştirilen hayvanlar için ek bir zulüm olduğunu ifade eden Hayvan özgürlüğü aktivisti Zülâl Kalkandelen, bu ticareti gazetemize değerlendirdi

22.07.2019 18:21
DOSYA | Hayvanların ‘ölüm yolculuğu’ndan, halk sağlığını tehdit eden hastalığa: Şarbon

Gazete Yolculuk Haber Merkezi / Gülseli Kırgıl

Geçtiğimiz günlerde İspanya’dan ithal edilen 2 bin 939 canlı hayvanın veteriner sağlık sertifikalarının sahte olduğu olduğu ortaya çıktı.

İspanya’dan canlı hayvan ithalatı ile getirilen 3 bine yakın hayvanın Türkiye’nin dört bir yanına dağıtıldığı belirtilirken, bu canlıların İspanya’nın salgın hastalık nedeniyle hayvan giriş ve çıkışlarını yasakladığı bir bölgesinden Türkiye’ye gönderildiği ifade edildi. Hayvan özgürlüğü aktivisti, gazeteci-yazar Zülâl Kalkandelen; konuya ilişkin olarak Meclis’e verilen soru önergesi ile bugünün gündemine yerleşen canlı hayvan ticaretini gazetemize değerlendirdi.

Gemilerde yaşamını yitiren hayvanların öğütülmesi için kullanılan alan

Konuya dair “Canlı hayvan ticaretinde hayvanların içinde bulunduğu koşullar, 21. yüzyılda insan türü için tarifsiz bir utanç. Onbinlerce hayvan gemilere doldurulup haftalarca süren yolculuklarla kesime yollanırken, bazıları bu zulme dayanamayıp yolda ölüyor. Gemilerde kurulan bir sistemle cesetler öğütülüp okyanus açıklarında bırakılıyor. Geride kalanların pislik içinde dehşet verici bir eziyet çektiği gemilerde hiçbir canlının sağlam kalabilmesi olanaklı değil” açıklamalarında bulunan Zülâl Kalkandelen, “2 yıl önce Brezilya’dan gelen NADA gemisi ile ilgili skandalı ben kamuoyuna duyurmuştum” diyerek Brezilya’dan Türkiye’ye canlı hayvan ithalatında hayvanlara yapılan işkenceyi ve işkence altında Türkiye’ye getirilen hayvanlar yoluyla gözlenen şarbon vakalarını hatırlattı.

‘Canlı hayvan ticareti ne zaman insanlar için bir sağlık riski oluştursa o zaman medyada gündeme geliyor’

Geçtiğimiz günlerde İspanya’nın karantina altındaki bir bölgesinden Türkiye’ye yapılan canlı hayvan ticareti ise, bugün Türkiye’nin ana gündemlerinden biriydi. Konuya ilişkin olarak “Canlı hayvan ticareti, köleleştirilen hayvanlar için ek bir zulüm, kamu sağlığı ve doğa için de çok ciddi bir tehdittir” açıklamalarında bulunan Zülâl Kalkandelen, “Canlı hayvan ticareti ne zaman insanlar için bir sağlık riski oluştursa o zaman medyada gündeme geliyor. Daha önce de hayvanlara yapılan zulmü görmezden gelenler, şarbon ortaya çıkınca konu ile ilgilenmişti” dedi ve şöyle devam etti:

“Hayvanların ‘daha iyi koşullarda taşınmasını’ istiyorlar, bu yönde talepte bulunuyorlar ki kendileri için sağlık riski oluşmasın. Bunun bir kölelik sistemi olduğunu, hayvanların alınıp satılmasının ve gemilere doldurulup kesilmek için bir kıtadan diğer kıtaya gönderilmesinin nasıl bir zulüm olduğunu düşünmüyorlar.“

“Ağzından emek, hak, özgürlük, eşitlik ideallerini düşünmeyen ilerici insanların bu vahşet karşısında isyan etmemesi, net bir şekilde türcülüğün eseridir. ‘Farklı olsak da eşitiz’ sloganını hem insan hem de hayvan için söyleyemeyen, adalet kavramını sadece insanla sınırlı tutan türcü sol, hayvanlarla arasına devasa bir set çekmiş, onu aşamıyor. Oysa yaşam hakkı insan için olduğu gibi hayvan için de temel haktır. Yaşatmadığınız insanın ya da hayvanın başka hiçbir hakkını koruyamazsınız.”

Bu slayt gösterisi için JavaScript gerekir.

‘Politikacılar dışında herkesin zarar gördüğü bu ilkel ticaret, tüm dünyada derhal sona erdirilmeli’

Geçtiğimiz yıl Brezilya’dan Türkiye’ye canlı hayvan ticareti sırasında yaşananlara bir kez daha değinen Zülal Kalkandelen, “O zaman hayvanların içler acısı durumunu gösteren fotoğraflara bakıp videoları izleyenlere, şu iki soruyu soruyu kendilerine sorup yanıtlamaları çağrısında bulundum: Ben ölüm gemilerindeki bu korkunç zulmü destekleyen bir insan olmak istiyor muyum? 21. yüzyılda insan olmak, bu kadar aşağı bir seviyeye inmek midir?” dedi. Zülal Kalkandelen, canlı hayvan ticareti yapılan gemilerin “ölüm gemileri” olduğunu ifade ederek şunları kaydetti:

“Bir duyarlı canlıya yapılan işkence, öncelikle işkenceciyi alçaltır ama bunun devamını sağlayanları ve sessiz kalanları da sorumlu sandalyesine oturtur. O tırlardaki ve gemilerdeki hayvanlar, insanlar yaşamak için ihtiyaçları olmayan “eti” sadece alışkanlık ya da tat gibi gerekçelerle talep ettiği için bu işkencelere maruz kalıp can veriyor.”

“Hep dediğim gibi, canlı hayvan taşıyan bu gemiler ‘Ölüm Gemileri’dir ve ölümden, işkenceden, hastalıktan başka bir şey getirmeyecektir. Bunlardan kurtulmanın tek yolu, bilinç sahibi duyarlı canlı olan hayvanların yaşam hakkına saygı duymak ve vegan olmaktır.”

Hayvan özgürlüğü aktivisti Zülal Kalkandelen, “Birileri “ucuz et” politikası ile siyaset yaparken, birileri de para kazanıyor” diyerek “Politikacılar dışında herkesin zarar gördüğü bu ilkel ticaret, tüm dünyada derhal sona erdirilmeli!” çağrısında bulundu.

Brezilya’dan Türkiye’ye canlı hayvan ticareti sırasında neler yaşanmıştı?

Canlı yaşamını ve halk sağlığını hiçe sayan uygulamaların en somut örneklerinden biri olan Brezilya’dan Türkiye’ye canlı hayvan ithalatı, ilk olarak gemilerde taşınan hayvanlara yönelik işkence ile gündem olmuştu. Şubat 2018’de Zülâl Kalkandelen tarafından gündemleştirilen canlı hayvan ticareti yapılan gemilerdeki işkence; hayvanların bir hafta boyunca bir liman kentindeki gemide tutulması, canlı hayvanların içerisinde bekletildiği gemilerde temizlik yapılmadığı için gemideki kokunun kente yayılması, burada birikecek olan dışkı azalsın diye hayvanlara günlerce su verilmemesi üzerinden haberleştirilmişti.

O dönemde de tıpkı bu süreçteki örneğinde olduğu gibi Brezilya’dan Türkiye’ye canlı hayvan ticareti yasaklanmış ve Brezilya mahkemeleri, hayvanların yaşam haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle Minerva Foods isimli şirketin 1 milyon 75 bin dolar para cezası vermişti. Ancak bu cezanın verilmesinin hemen ardından Türkiye tarafından gelen baskı, Brezilya hükümetinin siyasi baskısına dönüşmüş ve hayvanların “ölüm yolculuğu” başlamıştı. Bu yolculuk sırasında yukarıda bahsi geçen durumların yanı sıra; gemide yaşamını yitiren hayvanların, gemide bulunan bir makine ile öğütüldükleri ortaya çıkmıştı.

Bu dönemde canlı hayvan ticaretine ilişkin tepki büyürken, gemi ile getirilen hayvanların illere dağıtılmasının ardından şarbon vakalarında artış yaşanmış; gemilerin Türkiye’ye getirildiği dönemde hayvan özgürlüğü aktivistleri tarafından hem canlı yaşamının hem de halk sağlığının yok sayıldığına yönelik tepkiler, birkaç ay sonrasında da yinelenir hale gelmişti.

Etiketler: Brezilyacanlı hayvan ticaretihayvan özgürlüğüispanyamanşetTürkiyezülal kalkandelen

İlgili Gönderiler

AKP’li belediyede ceza: Her gördüğünün önünde kalksın diye sandalyede bekletildi
Aktüel

AKP’li belediyede ceza: Her gördüğünün önünde kalksın diye sandalyede bekletildi

05.12.2019 21:42
Çocuğa cinsel istismarda bulunan Kuran kursu hocasına “iyi hal” indirimi: Pişman olduğunu söyledi!
Aktüel

Çocuğa cinsel istismarda bulunan Kuran kursu hocasına “iyi hal” indirimi: Pişman olduğunu söyledi!

05.12.2019 19:11

Güncel Haberler

Okul yönetimi, öğrencilerin etek boyunu ölçerek hakaret etti

Akdeniz Üniversite’sinin Meltem kapısı kullanılmıyor

AKP’li belediyede ceza: Her gördüğünün önünde kalksın diye sandalyede bekletildi

İÜ Edebiyat Fakültesi öğrencileri can güvenliklerinin sağlanmasını bir kez daha talep ediyor!

Ataşehir Belediyesi işçileri eylemlerinin 58’inci gününde: “Haklı mücadelemize engel olamazsınız”

Çocuğa cinsel istismarda bulunan Kuran kursu hocasına “iyi hal” indirimi: Pişman olduğunu söyledi!

Sakarya’da 21 yaşındaki üniversite öğrencisi siyanür içerek intihar etti

Emre Yıldır davası, basına ve halka kapalı görüldü

Erdoğan: “Çocuklarımızı camilerimize daha çok getirmeliyiz”

Temsilciler Meclisi Başkanı Pelosi: Trump hakkındaki azil süreci ilerletilsin

Yolculuk Derleme

Ayşe Tuba Arslan’ı eşiyle uzlaştırma talimatını Adalet Bakanlığı vermiş!

Uz laş tı ra maz sı nız! – İnci Hekimoğlu (*)

05.12.2019 10:13

1930’lara mı dönüyoruz? – Ergin Yıldızoğlu (*)

Sizi nasıl boğuyorlar, farkında mısınız? – Mehveç Evin (*)

İktidar ve çevresinin ‘hukuk’ ile karşılaşma anları… – Murat Sevinç (*)

Üç dönem aynı anda… – Ergin Yıldızoğlu (*)

Suriye’de bir büyük savaş yalanı daha patladı – Akdoğan Özkan (*)

Ortaya karışık ‘vezir’ hamlesi – Fehim Taştekin (*)

Hülya’nın hikâyesi: Kader denilen zulümden yeni bir yaşam çıkartmak – Gökçer Tahincioğlu (*)

Pazarda kadının, mecliste vekilin sesini kesmek – Ayşe Yıldırım (*)

Kürdistan’da Pence’in pençe değeri – Fehim Taştekin (*)

Gazete Yolculuk

© 2017 Yolculuk
Bu site Adali Labs tarafından tasarlanmıştır

Sayfalar

  • Künye
  • Hakkımızda
  • İletişim

bizi takip edin

No Result
View All Result
  • Aktüel
  • Dünya
  • Üniversite
  • Politika
  • Emek
  • Kadın
  • Kent-Ekoloji
  • Kültür&Sanat
  • Bilim
  • Sınıfsal Bakış
  • Yazarlar

© 2017 Yolculuk
Bu site Adali Labs tarafından tasarlanmıştır

kartal escort istanbul escort